Norveç’teki Pagan Tapınağında Altın Varaklı Figürler Bulundu
Norveç’teki arkeologlar, Viking öncesi döneme ait bir pagan tapınağının kalıntıları arasında altın varaklı figürler ortaya çıkardı.
Norveç’te günümüzdeki Vingrom köyündeki yol kenarında toplam 35 altın parçası bulundu. Parçalar çok küçük, neredeyse bir tırnak büyüklüğünde. Kağıt gibi düz ve inceler, genellikle kare şeklindeler ve bir motifle damgalanmışlar. Genellikle bir erkek ve bir kadını çeşitli kıyafetler, takılar ve saç stilleri ile tasvir ediyorlar.
Altın varaklı nesneler, Norveç’te Merovenj dönemi olarak adlandırılan, MS 550 civarında başlayıp Viking Çağı’na kadar uzanan döneme aitler. Bu dönem, çalkantılı iklimin ve çalkantılı güç ilişkilerinin olduğu bir dönemdi.
Daha önceki kazılarda arkeologlar burada, bir zamanlar insanların tanrılara tapındığı ve kurbanlar sunduğu bir tapınak olduğuna inandıkları yerle bağlantılı 30 adet altın varaklı figür bulmuştu.
Arkeologlar bu sefer daha fazla altın varaklı figür bulamazlarsa hayal kırıklığına uğramamaları gerektiğini konuşmuştu. Ama sonra yerde bir şey parladı.
Arkeolog Kathrine Stene, “İnanılmaz derecede heyecan vericiydi.” diyor. Stene, Mjøsa Köprüsü ile Lillehammer arasındaki E6 otoyolunun iyileştirilmesi nedeniyle buradaki yol boyunca devam eden kazıların proje lideri.
Arkeologlar burada son birkaç hafta içinde beş adet altın varaklı figür buldular.
Bunlardan üçü bir zamanlar tapınağın duvarının bulunduğu yerde bulundu. Diğer ikisi ise ayrı direk deliklerinde bulundu.
Altın varaklı bir figür bulmak başlı başına muhteşem ve nadir. Ancak bu sefer Hov’da bulunan beş altın varaklı figür ekstra bir şey daha sunuyor: Bunlar büyük olasılıkla orijinal olarak ilk yerleştirildikleri yerde bulundular. Bir şeyin bir zamanlar nereye yerleştirildiğini bilmek arkeologların daha fazlasını anlamalarına yardımcı olabilir.
Stene, “Altın varaklı figürleri binanın yapısının çeşitli bölümleri ile ilişkilendirebilmemiz çok özel.” diyor.
Burada daha önce bulunan çok sayıda altın varaklı figür, eski tapınaktaki başka bir direk deliğinin içinde ve çevresinde, yakın zamanda ortaya çıkan ikisinin karşı tarafında keşfedildi.
Stene, “Daha önce burada buldukları altın varaklı figürlerden bazılarının da duvara yerleştirilmiş olması mümkün, ancak bunların bir zamanlar tam olarak nerede bulunduğuna dair belirsizlik var. Duvarın asıl yapısının altında bulduğumuz bu üçüne bakıldığında, bunların duvarın inşasından önce buraya kasıtlı olarak yerleştirildiği açık.” diyor.
Altın varaklı figürlerin ne amaçla kullanıldığına dair teorilerden biri, bunların bir zamanlar Hov’da bulunan tapınağa bir giriş bileti olarak kullanılmış olabileceğiydi. Ancak giriş biletleri duvarın altında durmaz.
Stene, “Modern kazılar bu konuda daha fazla bilgi sağladı. Direk deliğindeki altın varaklı figürler insanlar tarafından görülemiyordu. Duvarda bulduklarımız da başkaları tarafından görülemezdi. Yani bu bir giriş bileti değil, daha ziyade bir adak ya da binayı korumaya yönelik dini bir eylem gibi görünüyor.” diyor.